Yaşlanma karşıtı diyeti diye bir şey var mı?

blank

Gençlik çeşmesi mi arıyorsunuz? Kuyruğa girin!

Birçoğumuz, kırışıklıklardan kaçınmak ve daha genç bir cilt için az ya da çok, gizli içerikler araştırması yapıyoruz. Zamanı geri almak için son moda yaşlanma karşıtı kremlere paralar yatırarak kendimizi düzenli olarak kremlere boğuyoruz.

Yaşlanmak kaçınılmaz iken, genç bir görünüme sahip olmak sadece diet ile mümkün olabilir mi?

Yaşlanma süreci ile ilgili devam eden çalışmalar yediklerimizin cildimizi nasıl etkilediğini belirlemeye devam ediyor. Öncelikle, iyi işleyen bir sindirim sistemi yaşlanma karşıtı sürecin merkezidir. Ancak hangi gıdalardan kaçınmak gerektiğinin belirlenmesi işin en zor kısmıdır. Sindirim sistemi iyi çalışmadığında, vücut besinleri zor absorve ettiğinden, cilt, saç, tırnak vb yetersiz beslenmiş olur, bu yüzden yaşlanma sürecini hızlanabilir

Dahası, sadece yanlış gıdaları yemek sizi daha yaşlı göstermez, aynı zamanda duygusal durumunuz üzerinde de olumsuz bir etki yapabilir. Duygusal durumumuzu iyileştiren, vücudun ihtiyacı olan seratoninin %90’ı sindirim sırasında ortaya çıkar. Bu nedenle iyi bir sindirim sistemine sahip olmak inanılmaz derecede önemlidir.

Ama hangi yiyecekler yaşlanmaya etki yapabilir ve yerine ne yenmesi gerekir? Aşağıda en meşhurlarından bazılarının bir listesini bulabilirsiniz. (ve bazılarına çok şaşıracaksınız!)

Şeker
Şeker, vücutta glikasyon denilen proteinlerin şekerlenmesi sürecinin nedenidir. Bu süreçte çevrede yüksek miktarda glikoz bulunduğundan şeker proteinle birleşir. Proteinler cilt için gerekli olan kalojeni içermektedir. Bu birleşme sonucunda kalojenin etkisi yok olacağından ciltte sertleşme, sarkma, torbalama, çizgiler ve kırışıklıkların görünmesine neden olur. Vücudumuz, 35 yaş civarında kadar buna karşı doğal bir savunma geliştirmektedir ama bu da kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Erken yaştan itibaren, sakaroz ve fruktoz içeren gıdaları sınırlandırmak bu endişenin görünme olasılığını düşürmektedir.

Pişmiş gıdalar
Pişmiş yiyeceklerde serbest radikaller yüksek düzeyde bulunmaktadır. Serbest radikaller, genellikle bir elektronunu kaybetmiş bir oksijen atomu içeren moleküllerdir. Elektron çalmak suretiyle bedende faaliyet gösteren teröristler haline gelebilirler. DNA’ya hücum edebilirler ve fonksiyon bozukluğu, mutasyon ve kansere yol açarlar. Yüksek seviyelerde cilt hücre hasarına neden olabilir ve yaşlanmaya neden olan hücrelere neden olurlar. Cildin serbest radikallerle mücadelesi için, anti-oksidan oranları yüksek olan gıdaları, doğal yaban mersini, nar, domates, brokoli, havuç gibi renkli meyve,sebze ve baharatları tüketmek yardımcı olacaktır.

Uyarıcılar
Kafein ve alkol gibi uyarıcılar derinin su kaybetmesine yol açmaktadır. Cilt uzun süre susuz kaldığında ise bu yaşlanmaya yol açmaktadır.

Sodyum açısından zengin besinler
Gözlerinizin altındaki koyu halkalardan mı rahatsızsınız? Bu genetik olabilieceği gibi, vücudun su tutması veya yüksek sodyum içeren gıdaların tüketilmesinden de kaynaklanabilir. Bunun yerine, patates, tavuk, kırmızı et, ıspanak, ayçiçeği tohumu, incir, fındık, fasulye, Balkabagi ve muz gibi potasyum açısından zengin gıdalar tercih edin.

Yüksek sodyum içeren gıdalardan kaçınmak ve diyetinize antioksidanları dahil etmek, sizi sağlıklı bir hayat tarzına yönlendirir. Diğer taraftan UV ışınlarından kaçınmak, cildin erken yaşlanmasını önleyeceği gibi cildinizin uzun yıllar genç kalmasını sağlayacaktır.

Ara